27 Haziran 2013 Perşembe

Kardeşim ali Beni Her Tarafımdan Becerdi.

Gerçek adım Pınar, yaşım da 18. Başımdan geçen ve hala geçmekte olan olaylar iki ay önce başladı. Babamızın çok sert biri olmasından ikimizde içine kapanık insanlar olduk. Hakkımızı hiç bir zaman arayamadım. Okullar yeni kapanmıştı ve biz her zaman olduğu gibi yazlığımıza gitmiştik. Bir iki gün süren temizlikten sonra denize gidecektik, fakat benim bikinim küçük geliyordu son sene göğüslerim ve kalçam büyümüş boyum uzamıştı. Anneme söyledim oda şimdi bir şey yapamayız baban senin böyle denize girmene izin vermez dedi. Gerçektende olacak gibi değildi göğüslerim kenarlardan taşıyor, bikinimin altı kalçamın arasına kaçıyordu. Kalçalarımın ne kadar pürüzsüz bir tene sahip ve ne kadar dik olduğunu o bikiniyi girince fark ettim. Sen kardeşini al onla pırlantaya gidin dedi. Cuma günü ve akşamüstü olduğundan orada rahat edebilirdik. Babamla annem gittikten sonra bizde pırlantaya gittik. Pırlanta koyu kasabanın dışında 4-5 km. uzaklıkta dik bir tepenin altında ağaçlarla denizin buluştuğu çok güzel bir yerdi. Fakat koruma altında olduğu için ve etrafında hiç sosyal aktivite olmadığı için genelde boştu. Bisikletlere binerek pırlantaya ulaştık. Bisikletleri bir ağaca zincirledik, Kumsalda yürümeye başladık. İleride 2 tane turist vardı. Kadın 30 yaşların-da olmalıydı ve üstsüzdü. Yanlarından geçerken kardeşim abla kadının memelerine baksana dedi. Bakma ayıp rahatsız etme onları dedim. Onlardan uzaklaştıktan sonra bir ağacın altına geldik. Mert hemen tişörtünü çıkardı denize koştu. Bende elbisemi çıkardım göğüslerimi düzelttim. Mayom yine kıçımın arasına kaçmıştı onu çıkardım ve denize ilerledim. Mert dizlerine kadar suya girmiş beni bekliyordu, yanına giderken göğüslerime baktığını gördüm. Nereye bakıyorsun sen dedim, “ooo sende mi rahatsız oluyorsun” dedi. “Evet rahatsız oluyorum, bakma” deyip arkamı döndüm. Abla sen nereni dönsen bakacak bir yerler var diye güldü. Tam kızıp azarlayacaktım ki bana su sıçratmaya başladı. Bende karşılık verdim ve birbirimizi ıslatarak suya alıştık ardından suya daldık bir sure yüzüp eğlendik. Ben çıkıyorum diye kıyıya yöneldim. Mert de peşimden geliyordu. Arkamdan abla senin kalçaların harikaymış be demez mi. Altımı düzeltmeden sudan çıkmıştım. Hemen ellerimi kalçama attım ve neredeyse tamamen kıçımın arasına kaçan mayoyu düzelttim. Mert’e baktım gülüyordu. Kurulanıp yavaş yavaş batan güneşin altına uzandık. Mert güneş yağı getirmişti ve kollarına sürüyordu. Bana sürsene dedim. Yüz üstü yatmamı söyledi. Denileni yaptım. Boynumu ovarak omuzlarıma masaj yapmaya başladı. İki günün yorgunluğuna iyi geliyordu doğrusu. Ardından sırtıma indi, yağı sürerken masaj yapıyor ve arada eller göğüslerimin kenardan taşan kısımlarına dokunuyordu. Ama bunu abartarak yapmıyordu. Bir şey demedim. Derken belime indi, oradan da topuklarıma. Ayak tabanlarımı dahi ovalıyordu. Sen nerden biliyorsun bunları dedim, kız arkadaşıma yapıyorum dedi. Başka neler yapıyorsun onla dediğimde başka bir şey yapmama izin vermiyor dedi. Kardeşimden beklemediğim şeylerdi bunlar, şaşırmıştım. Derken bacaklarıma çıktı baldırlarımı eziyor yorgunluğumu alıyordu. En sonunda kalçamın bacaklarımla birleştiği yere geldi. Kalçama yağ döktü ve kalçama masaj yapmaya başladı. Cinsel bir şey hissetmiyordum ama hoşuma gidiyordu ve bu yüzden mayomun yavaş yavaş kalçamın arasına doğru toplamasına göz yumuyordum. Elleri makine gibiydi ve kalçamı adeta yoğurmaya başlamıştı her hareketinde mayo biraz daha toplanmaya başlamıştı. Kalçamı sadece bir kişi okşamıştı oda lisede kantin sırasında yüzünü dahi görmediğim biriydi. Derken mert bir hamlede mayoyu kalçamın arasına toplayı verdi. Hemen elimi arkama attım ama bileklerimden tuttu, “yorgun değil misin” dedi. Aslında olanları çok ta önemsemiyordum ve kötü niyeti olacağını düşünmedim. Bir şey yapmadan kendimi bıraktım. Şimdi daha sert davranıyordu. Kalçamı okşuyor, yoğuruyor, yukarı aşağı masaj yapıyordu. Başparmakları mayomun altına doğru kaymaya başladığında neredeyse uyuyacaktım. İrkildim, fakat bir şey yapamadım ve bir süre sonra her iki başparmağı kuyruk sokumumda birleşip aşağı inerken ayrılıp kalçamın arasına girmeden aşağıya iniyor, bütün avuçları ile de kalçalarımın yuvarlaklığını avuçluyordu. Ama bir süre sonra parmakları ayrılmamaya başladı, biraz daha devam etmesi halinde tam kıçıma dokunacaktı. Öyle yapma demek için başımı döndürürken elleri aşağıya doğru kaymaya başladı ve parmaklarını hiç çekmeden tam kıçımın deliğinin üstünden geçirdi. Parmaklarının baskısını tam anlamıyla hissetmiştim. Öylece baktım bir şey diyemedim. Bana baktı sonra kalçama bakarak ellerini yukarı doğru ittirdi ve parmaklarının biri deliğimin tam üstünde kaldı. Parmağı yavaşça kıçımı zorluyordu ve ben gözlerimi kapamış zevk almaya bakıyordum. Parmağını çekti ve iki elini yukarda birleştirdi, ardından yine indirdi, artık hareketleri daha yavaştı ve kıçıma geldiğinde parmağı kendimi kasmasam içime girebilirdi. Çok tuhaf hissediyordum, amım ıslanmış ve karıncalaşıyordu. Sonra sol başparmağıyla mayomu kenara çekti ve kıçımı tamamen açıkta bıraktı. Sağ başparmağını hemen deliğe dayadı ve bastırmaya başladı, kalp atışlarım hızlanmış, canımın acısı hoşuma gidiyordu. O anda parmağının yavaşça içime girmeye başladığını hissettim. İşte o zaman ne yaptığımızı anladım. Üstümdeki kişi benim küçük kardeşimdi ve kıçıma parmağını sokuyordu. Niyeti de hiçte iyi değildi. Hemen kendime geldim ve elini yakalayıp yan döndüm sen ne yapıyorsun dedim. “Ben bir şey yapmıyorum, sen ne yapıyorsun, yatsana” dedi. “Olmaz, ben senin ablanım, böyle şeyler yapamayız” dedim. “Bir şey yaptığımız yok ki, masaj yapıyorum sana” dedi. “Yok, yeter artık gidelim” dedim. Onu üstümden atıp hemen elbisemi giydim. Ellerim titriyordu, resmen azmıştım ve devamını istiyordum ama bu mümkün değildi. Giyindiğimde hala oturuyordu. “Kalksana, giyin” dedim. “Tamam be” deyip ayağa kalktı, şeyi kocaman olmuştu, bana hiç bakmadan üstünü gidi ve bisikletlerin yanına gittik. Akşam pek konuşmadık, ama normal geçti. Bir gün sonra babam bana para verdi bikini almak için. Kardeşimle gidecektik. Kasabaya indik ve bikinimi aldık. Ancak otobüsü kaçırmıştık ve diğer otobüsü beklemeye başladık.1 saat kadar sonra otobüs geldi, ama oturacak yer yoktu, Her yer doluydu. Eve doğru giderken otobüs her duraktan insanları almaya başladı ve bir süre sonra kıpırdayacak yer kalmadı. Mert yanımda duruyordu ve göğsü koluma yapışmıştı. Bir süre sonra yavaşça arkama geçiverdi. Sol eliyle belimi kavradı. Sağ eli önümdeki koltuğun demirini tutuyordu. Bir süre sonra kalçama bir şey dayandı ve büyümeye başladı. Mert beni fordluyordu. Kenara doğru kaçmaya çalıştım ama hem elleri hem de otobüsün tıklım tıklım olması buna engel oldu. Bir şey yapamıyordum, bir söz bile söyleyemiyordum. Şeyi tamamen sertleşti ve kıçımın arasına yerleşti. Kasıkları kalçama baskı uyguluyor, otobüs sallandıkça siki kalçamın arasında gidip geliyordu. Sağ elini yavaşça indirdi ve kalçamı okşamaya başladı. Şimdi daha sert bir şekilde bastırıyor ve her seferinde beni öne doğru ittiriyordu. Elini kalçamdan çekti, şeyini düzeltip tam kıçımın deliğine dayadı. Şimdi her baskısını neredeyse içimde hissediyordum. Sol eli belimi sararken sağ eli aşağı indi ve eteğimin altında kiloduma ulaştı. Kötü durumdaydım etrafta birisi olanları anlasa mahvolurduk. Kendimi kasabildiğim kadar kastım. Ama durmu-yordu ve eliyle kilodumu aşağıya çekmeye başladı, hemen bende kilodumu önden yakaladım. Ama önümde oturan kadın elime baktı bende karnım ağrıyormuş gibi bir hareket yaptım. Olacak gibi değildi; kiloduma öyle asılıyordu ki artık tutamadım ve kilodum aşağıya 1 karış kadar kaydı. Artık kalçam tamamen açığa çıkmıştı. Parmakları hemen kıçıma dayandı, hem okşuyor hem de orta parmağını sokmaya çalışıyordu. Dünkü olaydan sonra tuz biber olmuştu bunlar. Elini birden çekti bir süre hiç bir şey yapmadı; vazgeçip bıraktığını düşündüm ve derin bir nefes aldım. Fakat o birden eteğimi yukarı kaldırdı ve altına elini soktu, eli kalçama değiyordu, bunu hissediyordum ama sonra kalçama başka bir şey temas etmeye başladı. Mert sikini çıkarmış kalçama sokmaya çalışıyordu. Fakat bu mümkün değildi. Kendimi elimden geldiği kadar kasıyordum. Sadece arasına bir kısmını soka bilmişti. Deliğe ulaşamıyordu. Her iki eliyle belimden yakalı ve gidip gelmeye başladı. Siki kalçamın arasındaydı ve ben ilk defa bir erkeğin cinsel organına değiyordum. Dünkü hadisenin devamıydı ve yine ne olacak demeye başladım, Hiç kimse görmüyordu. İçimden bir ses bana “saçmalama, o senin erkek kardeşin, onla bunları yapamazsın” diyordu. Kendimi kasmaktan artık gücüm kalmamıştı ve canım da artık boş ver diyordu. Hafifçe kendimi bıraktım ve siki tam olarak kıçımın arasına yerleşti. Ne olacak diye düşünürken boşaldı. Sıcacık menileri önce kalçama ardından da bacaklarımdan yere akıyordu. Bir süre daha öylece kaldı, sonra önce kendi üstünü sonra benimkini düzeltti. Eli hala kalçamdaydı, okşuyordu. Yavaşça elini bacaklarımın arasından amıma kaydırdı. Amımda sırılsıklamdı, parmakları amımın dudaklarını eziyor deliğime bastırıyordu ve bir süre sonra ilk defa orgazm olacaktım ama olmadı. Bizim durağa gelmiştik ve geç kalmıştık. Hemen inmemiz gerekiyordu. İndik, hiç konuşmadan eve gittik. Eve varıp yemek yedikten sonra balkona çıktım. Kendimi kötü hissediyordum. Mert benim küçük erkek kardeşimdi ve ben de onun ablasıydım. Kardeşimle hiç konuşmadan o gece öylece geçti. Ertesi gün denize gitmek için hazırlandık. Bahçeye çıktım, Mert bisikletleri hazırlamış, annemle beni bekliyordu. Sonra babamın da geldiğini gördüm. Annem “biz babanla kasabaya alışverişe gidiyoruz. Siz de kardeşinle birlikte denize gidin” dedi. Biz yine pırlantaya vardığımızda sabahın hemen sonrası olduğu için kimsecikler yoktu. Orada geçen gün atlında oturduğumuz ağacın altına gittik. Mert bana bakıyordu, “bana bakma ben soyunmayacağım” dedim. Peki deyip denize girdi. Derken elinde bir kovayla koşarak geldi, İçine su doldurmuştu, birden üstüme döktü. Üstüm başım ıslanmıştı. Suyun soğukluğu beni ürpertmişti. Mert, titrediğimi görünce “hadi canım, her yerin ıslandı, denize girelim” diyordu. “Olmaz, hayır” diyordum. Ama dinlemiyordu. Elbiseme yapıştı, çekiştire çekiştire çıkarmaya başladı. Sanki artık boğuşuyorduk ve ben onun sikini hissedebiliyordum. Niyeti belliydi ama oyun oynuyorduk sanki. Elleri göğüslerime geliyor, hemen ittiriyordum. Bu sefer belimden kapıp yere yatırıp üstüme çıkıyor, bacaklarımı açmaya çalışıyor, ardından arkama dolanıp sikini kalçama dayıyordu. “Tamam dur, ben çıkarırım” deyip elbiseyi çıkardım. “Abla hava çok sıcak denize girmeden ben sana yağ süreyim” dedi. Niyeti zaten baştan belliydi. “İyi, sür bakalım” dedim. Yüzü koyun yatar yatmaz kalçama oturdu. Sikini hissediyordum. Omuzlarımı eskisi gibi ovmuyordu, hemen bikinimin ipini çözmeye çalışıyordu. “Ne yapıyorsun” diyemeden yağı sırtıma boşalttı ve hem sırtımı hem de göğüslerimi okşamaya başladı. “Dirseklerinin üstünde dur biraz” dedi. Ben “neden bunu istiyor” diye düşünürken, o beni tutup kaldırmaya başladı. Ben de dirseklerimi yere dayadım. Elleri anında göğüslerime gitti, göğüslerim avuçlarındaydı artık. Uçlarını eziyor okşuyordu. Gözlerimi kapadım ve kendimi bıraktım. Artık boşalmak istiyordum, hiç bir şey düşünmüyordum. Kendi kendime “ne yapacaksa bir an önce yapsın” dedim, çünkü yavaş yavaş insanlar denize gelmeye başlarlardı. Üstüme uzandı, artık sikini daha iyi hissediyordum. Sağ eliyle kalçama yağ döküp sol eliyle bütün kalçama yaymaya başladı. Yağı kalçamın arasına da parmaklarıyla iyice sürdü. Parmakları deliğimin tam üstüne gelince, istemediğimi belli etmek için kalçamı sağa sola çevirmeye çalışıyordum. Fakat kalçalarımın hemen altında baldırlarıma oturduğu için bunu başaramıyordum. O ise yavaş yavaş istediğine ulaşıyordu. Bunun olmasını istiyor muydum bilmiyordum. Onunla sessizce bir anlaşma yapmış gibiydik; ne yapacaksa mayomu çıkarmadan yapacaktı. Çünkü mayomu çıkarmak için çalıştığında ben ellerimle mayomu sıkıca tutuyordum, fakat mayomu kalçalarımı açıkta bırakacak şekilde kenara çekmesine pek itiraz edemiyordum. Sadece mayo toplanacaktı, çıkmayacaktı. Mayomu kenara çektikçe kalçamın bir yarısının onun gözlerinin önüne bütün açıklığı ile sergilendiğini hissediyordum. Fakat o bununla yetinmeyip mayomu çıkarmak için tekrar teşebbüs edince tutup çektim, yine boğuşmaya başladık. Yan yatmış vaziyette ben mayoyu yukarı çekiyordum, o indirmeye çalışıyordu. Sonra birden elini içeri soktu ve parmakları hemen deliğe gitti. Parmağını kıçımın deliğine dayayınca yine tahrik olmuştum. Parmağı öylece duruyor, sadece baskı yapıyordu. Hoşuma gidiyordu. Sonra yağlı deliğime parmağı yavaşça girmeye başladı. Yine kasılmıştım ama sefer bu zevki yaşamaya kararlıydım. Parmağının ilk boğumunu sokup içimde hareket ediyordu. Nefesim kalbim her şeyim hızlanmıştı. Yüzükoyun yatmaya devam ediyordum, Mert tekrar mayomu aşağıya doğru çekmeye başladı. Tuttum, ama bu sefer tutuşum çok güçsüzdü. Hala içimde duran parmağını aniden çekip eliyle mayomu çıkardı. Çırılçıplak kalmıştım. Kalçamı yoğurmaya başladı. Eliyle kalçamı kenarlara doğru açıyor deliğime baktığını hissediyordum, derken üstüme oturdu, deliğimin tam üstünde şimdi siki vardı ve şimdi yağlı deliğime kayarak girecekti. İçime bir şey gireceğini düşündükçe kalbim deli gibi çarpıyordu. Yüklenmeye başladı, Mert beni gerçek anlamda sikmeye karalıydı. “Olmaz” dedim ve sikini yakalayıverdim. Ateş gibi yanıyordu. “Bu olmaz, sadece parmak” dedim. Elimi tutup başımın yanına koydu, yine sikini dayadı. Fısıltı halinde “hayır, yapma” diyordum ki kafası içime giriverdi. Canım acımıştı. “Acıyor, çıkar” dedim. Ama dinlemiyordu ve birden yüklendi. Sanki kıçım yırtılmıştı, çığlık attım. Hemen ağzımı kapadı, artık yarısı içimdeydi. Gidip gelmeye başladı, her gelişinde içime biraz daha giriyordu ve giren her kısımda ben küçük çığlıklar atıyordum ve birden öyle bır kökledi ki hepsi içime giriverdi. Resmen inliyordum. Öyle bir süre bekledi, sonra gidip gelmeye başladı. Şimdi ilk andaki acı kalmamıştı. Yerini zevke bırakmaya başlamıştı. Ben kendi kendime “olan oldu” deyip kalçamı hafifçe yukarı kaldırmaya başladım. Kalçamı yukarı kaldırdıkça daha çok içime giriyordu ve ben domalmaya başlamıştım. Elini amıma attı. Parmakları amımın dudakları arasında dolaşırken ömrümün o ana kadar yaşadığım en zevkli anını yaşadım. Kasıla kasıla ve titreyerek boşaldım. Mert daha da hızlanmıştı ve oda gelmek üzereydi ki birden kalçamı kendine öyle bir çekti ve içime sıcak menilerini boşaltmaya başladı. Rahatlayıp sikini içimden çıkardı ve yanıma yattı. Ben hemen mayomu giydim. O üstüne havluyu örttü. Birbirimize öylece baktık. “Bir daha olmayacak” dedim. Kalktık, elbiselerimizi giydik. Konuşmadan bisikletlere bindik ve eve gittik. Eve geldiğimizde vakit henüz öğleye yaklaşıyordu. Annemle babam kasabaya inince alışverişten sonra gezmeyi sevdiklerinden ancak akşama doğru dönerlerdi. Ben de bahçesi sulamaya karar verdim. Mert o sırada odasında idi. Ne yaptığını bilmiyordum. Bu gün olanları düşünüyordum. Olanlara izin verdiğim için kendime kızıyordum; faka bir yandan da kalçama girerken aldığım hazzı düşünüyordum. Acaba onunla bir kere daha yapmalı mıydım, buna karar vermeliydim. Bunları düşünürken, Mert’in verandada beni izlediğini fark ettim. İçeri girmeye adeta korkuyordum.”ne bakıyorsun öyle“ dedim. Cevap vermedi. Akşama doğru annemle babam geldi. Onlar gelince onlarla birlikte içeri girdim. O akşamı, gerginliğimi fark ettirmeden nasıl geçireceğimi düşünüyordum. Kardeşim de benimle ilgilenmiyor görünüyordu. Yemekler yenip çardakta çaylar içildi. Sonra herkes kendi odasına çekildi. Geceyi bir tuhaf geçirdim. Sabah olunca ben kasabada bakkal işleten bir kız arkadaşıma gitmeye karar verdim. Pırlantaya kardeşimle gitmeye çekiniyordum. Akşama kadar kasabada kaldım. Arkadaşım bakkalı ablasına bıraktı. Biz akşama kadar gezdik. Sadece yaz aylarında görüşebildiğimizden uzun uzun sohbet etme ihtiyacı duyduk. Akşama doğru otobüse binip eve geri döndüm. Bizimkiler çardakta akşam yemeğine hazırlanıyorlardı. Yemek vakti geldiğim için babam bana çok kızdı. “Koca kız olacaksın, şu sofrayı hazırlamaya bile yardımcı olmuyorsun” dedi. Nihayet gece olunca odalarımıza birer birer çekildik. Önceki gün olanların tesirinden biraz uzaklaşmıştım. Olanları unuta- bileceğimi düşünüp sevinmiştim. Annemle babamın yatak odaları üst katta idi. Mert’in odası, benim odam, banyo ve mutfak alt katta idi. Gündüz arkadaşımla uzun süre gezdiğim hemen uyuyakalmıştım. Aradan ne kadar süre geçtiğini hatırlamıyorum. Bir ara pijamamın üstünden bacaklarımın okşandığını hissetim. Kendi kendime rüya gördüğümü düşündüm. Olanlardan sonra o şeyi rüyada bile istemediğimden duvara dönüp tekrar uyumaya başladım. Bacaklarımın tekrar okşandığını hissedince bunun rüya olmadığını anladım. Gözlerimi açıp ne oluyor diye etrafıma bakınırken tam arkamda merti gördüm. Doğrulup, “ne arıyorsun burada” diye bağırmaya fırsat kalmadan eliyle ağzımı kapattı. Susmamı işaret etti. Kendime gelince beni bıraktı. O zaman “ ne arıyorsun burada, ablanın odasına gece girmeye utanmıyor musun” diye hafif sesle sordum. “Odan ne ki, ben iki gün önce senin içine bile girdim” dedi. Bu lafı duyunca “defol odamdan” diye ittirdim. Fakat bunları bağırmadan hafif sesle söylüyordum. Çünkü annemler bizim uyanık olduğumuzu fark edebilirlerdi. Yatağımın kenarında oturan Mert fısıltıyla bana, “ hayır bir kere daha; inan son olacak, bir daha istemeyeceğim” dedi . “bu ne diyor; ne kadar ileri gidiyor” diye düşünürken aniden kafamı tutup kendine çekti. Dudaklarıma yapıştı. İki dudağımı da ağzına aldı. Vantuz gibi çekiyor, öpüyordu. Ben de ellerimi onun omuzlarına bastırıp kendimi kurtarmaya çalıştım. Sonunda ondan kurtuldum. “ Defolmazsan annemi çağıracağım” dedim. “Bir kere daha, son defa” diye tekrarladı. İçimden bir ses, “son defa istiyor, ver kurtul” diyordu. Bir yandan da “bunun sonu yok, devam edecek” diye düşünüyordum. Ben bunları düşünürken, beni ittirip sırt üstü yatağa yatırdı. Artık yine yatıyordum. Üstüme eğildi ve tekrar dudaklarıma yapıştı. Ben olanları kabullenemediğim için onu omuzlarından sertçe ittirdim. Fakat kurtulamadım. Kardeşimle öpüşmek bana tuhaf geldiği için öpüşmesine cevap vermedim, dudaklarımı içeri kısarak korunmaya çalıştım. Kardeşim dudaklarımı öpemeyeceği anlayınca boyuma indi Şimdi boynumu öpüyor, elleri ile de pijamamın üstünün düğmelerini açmaya çalışıyordu. Ben de var gücümle onu üstümden ittiriyordum, fakat başarılı olamıyordum Sonunda düğmeleri açmayı başardı. Pijamamı iki yana sıyırınca dik göğüslerim ortaya çıktı. Başını kaldırıp göğüslerime bir süre baktı. Ben kurtulmaya çalışırken ellerimi bileklerimden iki eliyle yakalayıp başımın üstünde birleştirdi. İki elimi bileklerinden tek eliyle öyle bir kavradı ki artık kımıldayamıyordum. Bağırmayı düşündüm, Fakat aileme korkunç rezil olacaktım. Debelenmeye çalıştım, fakat gürültü çıkacağından korktuğum için bunu sert yapamıyordum. O sırada mert sol göğsümü ağzına aldı; boşta kalan eliyle de sağ göğsümü avuçladı. Birini öpüyor, diğerini sıkıyordu. Bir süre sonra göğüs uçlarımın kabardığını fark ettim. Mert de bunu fark etmiş olacak ki, “işte böyle, rahat ol” deyip sadece kabaran meme uçlarımı emmeye başladı. Ayaklarımdan ve bacaklarımdan güç alıp onu üstümden atmaya çalışıyordum. Ancak bir türlü başaramıyordum. Kardeşim bana resmen tecavüz etmeye çalışıyordu. Sonunda onun kuvvetine teslim oldum. Bir eli ile ellerimi tutmaya devam ederken diğer eli ile pijamamı indirmeye çalışıyordu Bütün debelenmelerime rağmen pijamamı indirdi ve çıkarttı. Şimdi memelerim ortada, altımda sadece kilot ile kardeşimin altında duruyordum..Sonra bacaklarımı bacaklarında dolayarak üstüme oturdu. Artık hiç kıpırdayamıyordum. Bunu bildiğinden ellerimi serbest bıraktı. Kilodumu indirmeye başladı. Ben de kilodumu üst kısmından yakalamış kendime çekiyordum. Kilodum yırtılacak gibiydi. Sonunda onu da başardı ve kilodumu çıkartı. Ben de ellerimle şeyimi kapatmaya çalıştım. Üstümde oturmuş, iki eli ile iki mememi sıkıyor, ovuşturuyor, avuçluyor ve okşuyordu. ”Bırak beni, defol, ne yapıyorsun sen” diye söylememe rağmen o bunları takmadı bile. Kardeşim hiç konuşmuyor, işine bakıyordu. Beni hızla kolumdan tutup çevirdi. Şimdi yüzükoyun, çırılçıplak Mert’in altında yatıyordum. İçimden “Nasıl olsa başaracak, bırak bir an önce yapsın” diye geçirdim. Sakinleştiğimi görünce Mert beni tutmayı bıraktı. Elleriyle kaçlarımdan tutup kalçalarımı araladı. Biliyorum, her ne kadar gece lambasının loşluğu olsa da artık götümün deliğini görebiliyordu. Oramı seyrettiğini anladım. Kıpırdamadan yattım ve bir an önce işini bitirmesini bekledim. Eğildi, deliğimi öptü. O zaman içim titredi. Kardeşimden zevk alıyordum. Kendime inanamıyordum. Denizin orda yağ kullandığı için içime zorlanmadan kayarak girmişti. Şimdi nasıl yapacak diye merak ediyordum. Fakat o, deliğimi bir süre yalayıp öptükten sonra beni tekrar sırt üstü çevirdi. “Yoksa beni amımdan mı sikecek” diye kendime sordum. Olanları akışına bıraktım. Bacaklarıma indi, her santimini okşadı, öptü. Sonra onları ikiye ayırıp dizlerimden bükerek yukarı kaldırdı. Biraz aşağı kayıp başını iki bacağımın arasına soktu. Amımda onun nefesini hissediyordum. O zaman vücudumu bir ateş dalgası sardı. Amıma yaklaşıp ağzına aldı. Şimdi içine çekip çekip öpüyordu. Ben de çok hafif kalçalarımı oynatıyordum. İki elini kalçalarımın altına sokup dirseklerinde güç alıp hafifçe yukarı kaldırıyor, amımı kendine daha güzel sunuyordu. Diliyle amımın dudaklarını aralayıp içini öpüyordu. Artık dayanacak halim kalmamıştı. Resmen kardeşimle sevişiyordum. Bir süre sonra amımın ıslandığını hissettim. Kardeşim dili ile bu sıvıları topluyor adeta içiyordu. Amımın iyice sulandığını gören mert, “nasıl, çok hoşlandın değil mi” diye sordu. Bu sorusuna cevap vermedim. Artık ne olacaksa olsun diye geçirdim içimden. Bacaklarım dizlerimden bükük olduğu için bacaklarımı kasığımla birleştiği yerden tutup en hassas yerlerini okşuyordu Sonra ellerini amıma götürdü. Dudaklarından tutup iki yana açtı. Onu bir süre seyrettikten sora üzerime doğru kaydı. Amım sırıksıklamdı. Bacak arama girdi. Bacaklarımı iyice ayırdı. Artık kardeşim beni resmen amımdan sikecekti. Bakire idim. Bunu nasıl yapacak diye hem merak ediyordum hem de korkuyordum. Mertin sikinin taş gibi olduğunu amıma yaklaştırınca anladım. Yavaşça başını amımın dudakları arasına getirdi. Zor olmaması ve acımaması için ben de kalçalarımı hafifçe yukarı kaldırdım. Bacaklarımı iyice açtım. Kardeşim sikini ıslanmış amıma biraz daha soktu. Başının girdiğini hissediyordum. Sonra yavaşça bastırmaya başladı. Siki yavaş yavaş giriyordu. Sonra bir yerde takılıp kaldı. Biraz abanınca içimde bir sızı hissettim. Kardeşim bekâretimi almıştı. Önce yavaş yavaş sonra hızlı hızlı gidip gelmeye başladı. Bacaklarımı yukarı çekip iyice açmış olduğumdan bütün siki içime girebiliyordu. Kasıklarını kasıklarımda hissediyordum. Beli ile adeta beni dövüyor, vurdukça vuruyordu. Uzun bir süre siktiğini hatırlıyorum. Sonra titremeler geçirip içime boşladı. O sırada amımın sıkıştığını hissettim. Müthiş bir zevkle orgazm olmuştum. Bir daha olmayacağı için bu zevki bütün hücrelerimde yaşamaya çalıştım. Sonra kardeşim sikini içimden çıkardı. Bana hemen bir mendil verdi. Bununla yatağa bulaşmasın diye amımdan gelen kanı sildim. Mert hafifçe üstümden kalktı. Kendi pijamasını giyip usulca kemdi odasına çekildi. Ben de kendi üstümü giyip yan yatıp uyumaya çalıştım. İnanamıyordum, kardeşim beni götümden ve amımdan, her tarafımdan sikmiş ve ben onun olmuştum. Yarın sabah olunca kimin yüzüne nasıl bakacağımı düşünürken uyuya kalmışım.

dul kızımla birlikte oldum

sexstime okurları  olay zamanı bundan yıllar önce idi bir tek kıızm vardı oda evleneip gitmiş cocuk sahibi idi benim de karım ölmüş bir kaç yıldan beride dul yaşayan bir erkektim kendi başıma evlenmeye zorlanıyordum tamda bu sıralarda işta bu anda evli olan kıızm kocası ile tartışıp onu kocası bana getirip bırakmıştı ayrılmıştılar aradan 6 ay kadar bir zaman geçti hiç bir haber yoktu kocasından.biz kızm ile beraber duduryorduk o gelincede ben rahatlamıştım tabi yemek bulaşık gibi ev işleirnden kızım yapıyordu onalrı işte böyle böyle giderkende biz kıızm ile bu konualrı gece yarlarınakadarda analatarak yatıyorduk ben dul kıızm dul olsa gerek belkide yine böyle bir gecede idi analtırken benim yarağım kol giib olmuş ben onu elimle basmaya çalışıyorum aşşaya doğru kızımın dudkalrı memeri bacakalrı zaten hep gözümün önünde ouyordu her zaman benim ne yaptığımı kıızmda görüyordu artık ve o gece sabrım tükenimp kızıma kocasını kötüleyerek bir ondamı erkeklik varki ben neyim kıızm seni istediğin giib zevki sefalar yaşatırım hemde ondan kat kat daha iyi bu gece böyle olalım yaşayalımmı kızımmm dedim.kızmda zaten bunu istediğini ben biliyordum ve bana ne bileyim babacım sen öyle dersen öyle olur deyiverdi bende öyle işte dedim hadi yavrum hadi diyreketen onun yatağına 2 miz hemen ve hene kıuzımn dudkalrımnı emmek oldu ilk işim ve üzeürnde ensi varsa attım birden çıplacık yaptım onu oda beni aynen öyle yaptı ve babasının 18 lik 13 lük kalın yarağı eline alınca iyice keyiflendi anlaşılan damatınki küçüktü ve öyle bir sevişmeye başaldıkki birbirimizi yiyiorduk senelerce yetiştirdiğim kızmı çıtır çıtır                                    yiyiordum yarağımı gezdiremedk yerini bırakmıyor onun deli ediyor inletiyordum hepsini ağzına aldırmaya çalışıyordum hele amın başına gelip ( )orasını tertemiz tazecşk görünce iyice azdım çatır çatır yiyiordum amı ve yarağımı am deliğine     birazcık koydum memer dudkalr benimdi tabi ve kızm inladkiçe inliyordu babacımmmmmm hadiiiiiii dayanamıyorummmm artık diye bağırıyordu işte tamda o anda kızımın am derinliklerine öyle bir kökleidm soktumki o anda kızm iyice kendini kaybederek aağzı açık kaldı ahhhhhhhhh babacımmmmmmmmm benimmmmmm diyrek bağırıyordu onu öyle bir sikmeye sokmaya başaldımki soktukçada kıızm deliriyordu kıızm seni artık ebedi böyle ben sikecem dedikçe kımda bana istediğin zaman nerden nasıl ne kadar istersen öyle sikersin ölenekadar ben seninim artık şimdi sikme zaanın diyordu ve sabahakadar defalarca o gece kendimizi kayberek o gece siktim sikiştik ve daha o gecede kızm hamile kalmıştı bile ama biz onu hemen hallettik tabi bir dahada kızım karımdan ible daha zevkli ve sikişkendi hiç bir kadın böyle zevk veremzdi bıkmıyordum hiç onu sikmeye tam bir yıldan fazla böyle biz inanılamz bir zevkli gecleri yaşadık kıızmla ve sonra nasıl oldu ise kocası onu almaya geldi oda gitti tabi şimdi yıllar geçti kocası ilede çok çok iyiler hiç bir sorunları kalmadı ama bende o zamandan beri kıızmı halen kocasından bşle fazla sşkmeye çalışıyorum ve onu halen ne zamn nasıl ne kadar nerden sikmek istrsem öyle sikiyorum ve bana daha hiç itiraz etmedi istediğim gibi siktirmeye devam ediyor ve yeni evlenmiş gibi sikşiyoruz

15 Eylül 2012 Cumartesi

Ezginin Günlüğü Ask Olsun sözleri

Ezginin Günlüğü Ask Olsun sözleri


Bu parça www.sarkisozleri.tv de yayinlanmaktadır. Ezginin Günlüğü ilgili başka şarkı sözlerini bulmak için Ezginin Günlüğü şarkı sözleri üstüne tıklayarak ziyaret ediniz

Aci vurdu, yaraliyim
Giyindim kusandim, karaliyim
Sen de cek gitm sen cek git istersen
ben dogustan, buraliyim

Karisti aklim, gittin diye sen; ah, cozmek gerek yeniden
Silindi yuzun, ne gelir elden; ah, cizmek gerek yeniden
Eskitir adami yillar birden; formatlamak gerek yeniden
Bu hayat beni yordu dersen; askla yikan o zaman, yeniden

Ask olsun da, dus olsun
Ister sonunda yas olsun
Gunler, gecelerde yasananlara
Kim unuttuysa tas olsun
Ask olsun guzelim, ask olsun

Ezginin Günlüğü Agladığın Geceler sözleri

Ezginin Günlüğü Agladığın Geceler sözleri


Agladığın Geceler
bu parça www.sarkisozleri.tv de yayinlanmaktadır. Ezginin Günlüğü ilgili başka şarkı sözlerini bulmak için Ezginin Günlüğü şarkı sözleri üstüne tıklayarak ziyaret ediniz

Ağladığın gecelerde şarkılar söyle kurtulursun
Elleri var karanlığın, dokununca korkma sakın

Hangi düş yaralanır gerçekle
Hangi dal incinir yeşilinden
Hangimiz oyuncaklar kırmadık
Bir sigara ver bana

Yağmur olur gecen yıllar, şemsiyen var mı?
Icinde kalabalıklar sırılsıklam
Olum dediğin aslında yalnızlıkmış
Bir sabah bir bakıyorsun, herkes gitmiş

Hangi düş yaralanır gerçekle
Hangi dal incinir yesilinden
Gel duman gizlesin yüzümüzü
Bir sigara ver bana

Bir gün habersiz cık gel
Bıraktığın gömleği alma
Sevginin de elleri var
Dokununca baslar rüya.

ezginin günlüğü 1980 sözleri

ezginin günlüğü 1980 sözleri


Ezginin günlüğü 1980 sözleri
bu parça www.sarkisozleri.tv de yayinlanmaktadır. Ezginin Günlüğü ilgili başka şarkı sözlerini bulmak için Ezginin Günlüğü şarkı sözleri üstüne tıklayarak ziyaret ediniz

Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni
Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni
Gitme gitme gittiğin yollardan dönülmez geri
Gitme gitme el olursun sevdiğim incitir beni

yokluğun ah yol yol olsa uzasa unutmam seni
yokluğun ah yol yol olsa uzasa unutmam seni
Gitme gitme gittiğin yollardan dönülmez geri
Gitme gitme el olursun sevdiğim incitir beni

Akşam vakti sardı yine hüzünler
Kalbim yangın yeri, gel kurtar beni senden
Akşam vakti dolaştım sokaklarda
Yırtık bir afiş, seni gördüm duvarda

Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni
yokluğun ah yol yol olsa uzasa unutmam seni
Gitme gitme gittiğin yollardan dönülmez geri
Gitme gitme el olursun sevdiğim incitir beni

Ezginin Günlüğü Gemi sözleri

Ezginin Günlüğü Gemi sözleri


Ezginin Günlüğü Gemi
bu parça www.sarkisozleri.tv de yayinlanmaktadır. Ezginin Günlüğü ilgili başka şarkı sözlerini bulmak için Ezginin Günlüğü şarkı sözleri üstüne tıklayarak ziyaret ediniz

Ah, küçücük gemi, sulara attın şimdi kendini, delisin
Ah, yakarlar seni, dönmezsin bir daha geri, delisin

Ah, deniz olayım, tuzumu rüzgarda savurayım, deliyim
Ah, ne yelken ne yel, köpüklerde kaybolayım, deliyim

Kime sorsam dönüşüm yok
Nereye gitsem mavi
Yelkenimde deli rüzgar
Her yanım tuz, deliyim

Ah, peşimde rüzgar, ne yağmurlar dost ne bir kıyı var, deliyim
Ah, düşlerim kaldı, yalnızım düşlerim kaldı, deliyim

Ah, yaralı kalbin, sönüp gidecek yaralı kalbin, delisin
Ah, küçücük gemi, dönmezsin bir daha geri, delisin

Kime sorsam dönüşüm yok
Her gemi biraz deniz
Her yanım mavi, her yanım yel
Her yanım tuz

Ezginin Günlüğü – Eksik Bir Şey sözleri

Ezginin Günlüğü – Eksik Bir Şey sözleri



bu parça www.sarkisozleri.tv de yayinlanmaktadır. Ezginin Günlüğü ilgili başka şarkı sözlerini bulmak için Ezginin Günlüğü şarkı sözleri üstüne tıklayarak ziyaret ediniz

Ezginin Günlüğü – Eksik Bir Şey

Eksik bir şey mi var hayatımda
Gözlerim neden sık sık dalıyor
Eksik bir şey mi var hayatımda
Gökyüzü bazen ciğerime doluyor

Öyle bir şey ki bu, kolay anlatamam
Atsan atılmaz, satsan satamam
Eksik bir şey mi var, anlayamam
Bak çayım sigaram, her şeyim tamam

Kalksam duraktan dolmuş gibi
Arka koltukta unutulmuş gibi
Terliklerimle, gelsem sana
Sonunda aşkı bulmuş gibi